İnsanlar başkalarıyla iletişim kurarken sözcükler bu iletişimin sadece %10’unu kapsar. Geri kalan kısım ise beden dili, ses tonu ve telaffuz ile gerçekleşir. Direkt iletişimlerde olduğu gibi simültane tercümanlar aracılığıyla gerçekleştirilen iletişimlerde de beden dili oldukça önem taşır.
Bir simültane tercüman sadece konuşmaları değil aynı zamanda ses tonunu, telaffuzu ve en önemlisi beden dilini de çevirerek dinleyenlere aktarır. Çeviride bu kriterlerin olmaması demek robotik bir simültane tercüme yapıldığı izlenimi yaratacaktır.
İletişimin Temeli Beden Diliyle Başlar
Duyguların, jestlerin ve mimiklerin olmadığı simültane tercümeler eksik ve hatalı iletişimlere yol açabilir. Bu yüzden simültane tercümanlar için beden dili olmazsa olmaz iletişim tekniklerinden biridir.
Sözsüz İletişim
Beden dilinin en önemli kriteri olduğu sözsüz iletişim üç ana başlığa ayrılır;
Nesnel İletişim
Kılık kıyafet, saç kesimi, aksesuar kullanımı, kişisel bakım gibi dış görünüşe dair iletişim nesnel iletişimle başlar. İlk kez karşılaşan kişilerin bilerek veya bilmeyerek en çok çok kullandığı iletişim yoludur.
Sessiz İletişim
Jest ve mimikler, dokunma, bakışlar, koku gibi olgular sessiz iletişimin en önemli öğeleridir. Beden dili sessiz iletişimin büyük bölümünü oluşturur ve gerçek bir iletişim kurulması için olmazsa olmazdır.
Sesli İletişim
Konuşma hızı, ses tonu, vurgular, duraklamalar, telaffuz ve artikülasyon düzgünlüğü ile nidalar sesli iletişimi oluşturmaktadır.
Siz Zorlanmayın, Beden Dili Her Şeyi Söylüyor Zaten!
Farklı konularda konuşuluyor olsa bile beden dili kişinin o andaki tüm duygu durumunu ve ne söylemek istediğini çok iyi şekilde anlatıyor. Örneğin kişinin konuşma sırasında kendi bedenine dokunma ihtiyacı hissetmesi rahatlamak istediğinin bir göstergesi oluyor.
Avuç içleri beden dilinde samimiyetin ve dostluğun ifadesidir. Konuşma sırasında samimiyeti belli etmek ve içten bir tavır sergilemek adına konuşmacı avuç içiyle göğsüne dokunur, avuçlarını açarak söylemlerini dile getirir ve asla kapalı ellerle veya parmak işaretleriyle konuşmasını sürdürmez.
Beden dili iletişimin önemli olan diğer bir jestini ise kollar oluşturur. İletişimde kolları bağlı olan bir kişi kendini iletişime tamamen kapatmış ve hiçbir şekilde dışa dönük değildir. Kolların göğüs kısmının daha üstünden bağlanması ise güvensizliğin ve ortamın biran önce terk edilmek istendiğinin bir işaretidir.
Yalana Yer Bırakmayan Bir Dil: Beden Dili
Polisiye olaylarda sorgu sırasında en fazla beden dilinden yararlanılır. Bu yüzden de tüm sorgular karanlık bir odada ve sadece şüphelinin aydınlıkta kalacağı şekilde yapılır.
Bilimsel olarak kanıtlanan, yalan söylerken oluşan beden dili hareketlerinin en önemlisini eller ve gözler oluşturur. İfadeyi güçlendiren ve samimiyeti belli eden eller yalan söyleme anlarında hareketsizleşir, kapanır veya istem dışı hareketler yapar.
Eller istem dışı şekilde yüze, buruna ve ya kulak bölgesine gider. Bu hareketler sıklıkla yaşanır ve kişilerin yalan söylediği izlenimi kesinleşmiş olur. ,
Eller Ve Gözler Her Zaman Doğruyu Söyler
Gözler ise samimiyetin en önemli ifadelerini oluşturur. Konuşan kişinin gözlerini kaçırması, göz bebeklerinin büyümesi, sürekli gözlerini kırpması veya uzaklara dalmış gibi bakıyor olması yalan söylediğinin işareti olabilmektedir.
Görüldüğü gibi sözler iletişimde istediği şeyi söylerken beden dili sadece gerçekleri, olması gerekeni olduğu gibi söylüyor.
Beden Diline Dair Önemli Detaylar
Dinlemeye Açık Olmak
Elleri bir araya getirerek kavuşturmak, çeneyi avuç içine almak veya baş ile vücudu öne doğru eğmek
Dostane Duygular
İçten gülümsemeler, el temasları, ceket düğmesinin sık sık iliklenip açılması, göz iletişiminin fazla olması
Üstünlük Sağlamaya Çalışma
Konuşma sırasında parmak işaretleri ile yumruk yapma refleksinin fazla olması
Oyalama ve Zaman Kazanma
Gözlük temizleme, nesneleri düzenlemeye çalışma, kalemle oynama
Savunma Halinde Olma
Uzaklara bakmak, vücudun tetikte olması ve ellerle sürekli konuşulanları desteklemek
Stres Halleri
Ses tonunun yükselmesi, terleme, alına dokunma ve vücudun çıkışa doğru yönelik olması
Bonus: Lie To Me (Bana Yalan Söyle)
2009 yılı Amerikan yapımı Lie To Me tamamen beden dili ve mikro ifadeleri konu edinen suç ve polisiye dizisidir. Dizide Dr. Cal Lıghtman ile beden dili uzmanları kişilerin beden dillerini analiz ederek yalan söyleyip söylemediklerini inceliyorlar.
Diziyi ilginç kılan noktaların başında ise; hikayede yalan söyleyen kişinin sorgu sırasında yaptığı yüz ifadeleriyle dünya liderlerinin ‘’dünya barışı, savaşsız toplum’’ gibi söylemlerindeki yüz ifadeleri ve beden dillerinin aynı olması geliyor.
This post is also available in: Türkçe